Ürolojİ
Üroloji, erkek ve kadının idrar yolu hastalıklarının (böbrek, üreter, mesane, prostat, üretra) ve erkeğin cinsel ve fertilite (çocuk sahibi olma) hastalıklarını (testis, penis; kısırlık veya cinsel sorunlar) inceleyen ve tedavi eden bilim dalıdır.
Üroloji, erkek ve kadının idrar yolu hastalıklarının (böbrek, üreter, mesane, prostat, üretra) ve erkeğin cinsel ve fertilite (çocuk sahibi olma) hastalıklarını (testis, penis; kısırlık veya cinsel sorunlar) inceleyen ve tedavi eden bilim dalıdır.
Biruni Üniversite Hastanesi Üroloji hastalıkları gruplarına ait tüm tetkik ve tedavi işlemlerini için deneyimli ve akademik kadrosu ile hizmet vermektedir.
Ürolojik hastalıkların tedavisi doktorun bilgi ve biriminin yanında girişimsel işlemlerde yeni ve inovatif teknoloji kullanımını gerektirir. Hastanemizde teknoloji ve tecrübe gerektiren minimal invaziv ürolojik cerrahiler endoskopik ve laparoskopik olarak gerçekleştirilmektedir. Prostat ve taş hastalıklarının endoskopik (vücudun doğal boşluklarını kullanarak yapılan işlemler) tedavisi holmium lazer ve plazmakinetik kullanılarak yapılmaktadır.
Varikosel cerrahisi gene dünyadaki altın standart olan mikrocerrahi kullanılarak yapılmaktadır. Kanser ameliyatları hastalığa bağlı olarak laparoskopik ve endoskopik olarak gerçekleştirilmektedir. Erkek cinsel problemleri (sertleşme, erken boşalma) için gereken bütün tanı (hormon tahlilleri, penil Doppler) ve tedavi (ilaç tedavisi, şok dalga tedavisi, enjeksiyon ve ameliyat ile penil protez) yöntemleri kullanılmaktadır.
Üroloji Hastalıkları
- Böbrek ve İdrar Yolu Hastalıkları
- Mesane (İdrar Kesesi) Hastalıkları
- Prostat Hastalıkları
- Penis ve Testislerin Hastalıkları
- Erkeklerde Zührevi Hastalıklar
- Çocuk Ürolojisi
- Jinekolojik Üroloji
- Endoskopik Üroloji
- İmpotans (İktidarsızlık)
- Erkeklerde İnfertilite (Kısırlık)
Tanı ve Tedavi Yöntemleri
- Böbrek Taşı (ESWL – URS – RIRC) – Açıklayıcı yazı
- Mesane kanseri
- PSA- Prostat biyopsisi
- Prostat kanseri
- Varikosel – Açıklayıcı yazı
- Prostat Kanseri
Mesane (İdrar torbası) kanseri:
Mesane karnımızın alt bölümünde (küçük karın), idrarın biriktiği boşluklu organdır. Mesanenin duvarındaki hücrelerin yapısının bozulup, anormal olarak çoğalmaya başlaması mesane kanseri olarak adlandırılır. Mesane kanseri erkeklerde yaklaşık 3 kat fazla gözükür. Sigara içiciliği ve kimyasal maruziyet en temel sebeplerindendir.
Mesane duvarındaki kanser yüzeysel olabileceği gibi (kasa girmeyen mesane kanseri), mesanenin dışındaki kasın içinede girebilir (kasa giren mesane kanseri). Kanserlerin %75’i yüzeysel olsa da, kasa giren kanser grubunda kanserin diğer organlara atlama ihtimali mevcuttur.
Yeni doğan bebeklerimiz; doğum sonrasında bebek gözlem odasında bulunan hemşirelerimizin gözetiminde annelerin yanına alınarak mutlaka 24 saat takip edilir. Hastanemizde dünyaya gelmiş bebeklerimiz uzman çocuk doktorlarımız tarafından tüm rutin kontrolleri ve tetkikleri yapılmış olarak taburcu edilir.
Acil vakalarda ise çocuk hastalarımıza acil servisimiz ve Çocuk Polikliniği hekimlerimizin işbirliği ile anında müdahale edilmektedir.
Mesane kanseri semptomları:
Mesane kanseri en sık kendini idrarda kanama ile farkettirir. İdrardaki kan gözle görülebilen (makroskopik) veya laboratuvar testlerinde çıkan sonuçlarla görülebilir.
Diğer şikayetler:
- İdrar yaparken ağrı
- İdrar kalması hissi
- Sık idrara gitme
- İdrardan parça gelmesi
Sistoskopi
Mesane kanseri ön tanısı için görüntüleme yöntemleri (Ultrasonografi, bilgisayarlı tomografi) kullanılırken, kesin tanıda altın standart yöntemi sistoskopidir. İdrar kanalından mesaneye fiberoptik bir kamera ile direkt bakılmasını sağlayan bu işlem yaklaşık 10 dakika sürer ve hasta aynı gün eve gidebilir. Endoskopi ve kolonoskopi yöntemleri ile aynı prensipteki bu teknik sedasyon yardımı ile ağrısız bir şekilde gerçekleştirilebilir.
TUR Mesane/Tümör
Mesanede tümöral bir oluşum/kitle olması durumunda hasta isteğine göre hemen aynı veya başka bir seansta kapalı rezeksiyon (tümörün kazınması) yapılabilir. Mesane kanseri organa sınırlı olması durumunda, TUR (idrar kanalından mesaneye ulaşılan kapalı yöntem) yöntemi ile tek bir seansta hem tanı, hem tedavi, hem de patolojik evreleme gerçekleştirilebilir. TUR operasyonu ile vücutta herhangi bir kesik olmaz, hasta bir gün sonra eve gönderilir, sonda 1-2 gün arası tutulur. Hasta işlem sırasında veya sonrasında herhangi bir ağrı hissetmez, 3-4 gün içinde rutin hayatına dönebilir.
Takip
İlk tanı ve tedavi amaçlı TUR sonrası, patoloji ve görüntüleme yöntemleri ile onkolojik evreleme yapılır. Kasa girmeyen tümörlerde aralıklı sistoskopi (mesane bakısı) ile tümörün tekrar edip etmediği takip edilir. Mesane kanserlerinde %50’nin üzerinde tekrarlama ihtimali düşünülürse, bu hastalar şikayetleri olsun olmasın muhakkak 5 yıl takip edilmelidir. Yüksek dereceli veya yaygın tümörlerde aralıklı olarak mesane içine BCG ilaç tedavisi verilir.
Sistektomi (mesanenin alınması)
Kasa giren mesane kanserlerinde ise mesanenin alınması gerekir. Ameliyat yaklaşık 15 cm’lik bir kesiden, 4-5 saatte yapılır. Hasta hastanede ortalama 6-7 gün kalır. Mesane alındıktan sonra bağırsaktan yeni idrar torbası yapılıp, hastanın durumuna göre hastanın karnına (ileal konduit) veya idrar kanalına (neobladder-yeni mesane) bağlanır. Yeni mesane (neobladder) ile uygun hastalar ameliyat sonrası normal yoldan idrarını yapabilir. Ameliyat sırasında karın içi lenf bezleri de temizlenir, bu sayede kanserin diğer organlara sıçrama tahtaları da alınmış olur. Ameliyat sonrası idrar kaçırma, yapamama, idrar yolu enfeksiyonları gibi durumlar olulaşabilse de, hastanın hayatını tamamen normal geçirmesi de mümkündür. Kanserin evresine göre, ameliyat öncesi veya sonrası kemoterapi verilmesi gerekebilir.
Prostat Hastalıkları
Prostat, mesane altında yer alan ve mesaneden çıkıp dışarı açılan idrar yolunu çepeçevre saran bir salgı bezidir. Görevi meniyi besleyen sıvıyı oluşturmaktır. Prostatın iltihaplanması veya yangı olması genç erkeklerde kendini ‘Prostatit’, ağrı ve idrar yapma zorluğu olarak kendini gösterir. İleri yaşlarda ise iyi huylu büyümesi (BPH) ve prostat kanseri vakaları sıklıkla görülür. 40 yaşından itibaren erkeklerin prostatını kontrol ettirmek için üroloji muayenesi olması önerilir.