Tiroid kanserinin nodül olarak oluştuğunu belirten Dr. Öğr. Üyesi Erdal Kan “Nodüllerin önemli bir bölümü iyi huyludur ancak kanser riskine karşı yakın takip gerektirir. Çarpıntı, kilo kaybı ve terleme nodül belirtisi olabilir” dedi.
Biruni Üniversite Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Erdal Kan, tiroid nodüllerine ilişkin açıklamalarda bulundu. Dr. Kan, tiroid nodüllerinin tiroid bezinde yer kaplayan, çevresindeki normal tiroid dokusundan kıvam olarak farklı oluşumlar olduğunu söyledi.
“Çarpıntı, kilo kaybı ve terleme nodül belirtisi olabilir”
Dr. Kan, sözlerine şöyle devam etti: “Nodüller belli bir büyüklüğü geçmedikçe, hormon yüksekliğine sebep olmadıkça herhangi bir belirti vermezler. Tiroid nodülleri genellikle muayene veya ultrason sırasında tespit edilir. Eğer nodül çok büyük ise boyunda şişlik ve bası semptomları dediğimiz nefes darlığı ve yutkunmada zorluğa sebep olabilir. Nodüllerin bir kısmı ise tiroit hormonu üretebilir. Bu hastalarda da tiroit hormon fazlalığına bağlı çarpıntı, kilo kaybı ve terleme gibi belirtiler görülebilir”.
Tiroid nodüllerinin sık rastlanılan bir durum olduğuna dikkat çeken Dr. Kan, “50 yaş üstünde USG ile yüzde 50 gibi yüksek bir sıklığı vardır. Bu sıklıkta olması önemli bir durumdur. Nodül tespit edildiğinde genellikle 2 soruya cevap ararız. Birincisi nodülün hormon üretip üretmediği, ikincisi ve daha önemli olan ise nodülün iyi ya da kötü huylu olup olmamasına bakarız” ifadelerini kullandı.
“Kadınlarda, erkeklere göre 2- 3 kat daha fazla görülür”
Tiroid nodüllerinin her yaşta görülebileceğini söyleyen Dr. Kan, “Sıklığı yaş arttıkça artar. Kadınlarda görülme sıklığı daha fazladır. Yapılan çalışmalarda kadınlarda görülme sıklığı erkeklerin 2-3 katı civarındadır. Tiroid nodül gelişiminin en önemli sebebi iyot eksikliğidir. İyot eksik bölgelerde nodül görülme sıklığı artmaktadır. Genetik faktörlerde bazı hastalarda azda olsa etkendir” dedi.
Dr. Kan, “Tiroid boynun ön kısmında bulunduğu için elle muayenede tiroidin yapısı hakkında fikir sahibi oluruz. Belli bir büyüklüğü geçmedikçe fizik muayenede nodüllerin tespit edilmesi zordur. Tiroid nodüllerinin teşhisinde altın standart yöntem tiroid ultrasonudur. Ultrason ile hem muayenede tespit edemediğimiz nodüller görülür hem de nodülün yapısı ve karakteri hakkında fikir ediniriz. Tiroid patalojisi düşünülen her hastaya tiroid ultrasonunun yapılması gerekmektedir” diye konuştu.
“Tiroid kanserinden en etkili korunma yöntemi düzenli takiptir”
Tiroid kanserlerinin genellikle nodül olarak karşımıza çıktığını belirten Dr. Kan, Nodüllerin önemli bir kısmı iyi huylu olsa da bazı durumlarda yakın takip edilmesi gerekir. Bunlar; nodülün sert olması, hızlı büyümesi, boyunda lenf bezlerinde şişme olması, ultrasonda koyu görülmesi (hipoekoik), düzensiz sınırlı olması, kanlanmanın artması ve mikrokalsifikasyon gibi durumlarda yakın takip edilmesi gerekir. Bu hastalarda nodülden ince iğne aspirasyon biopsisi yapılarak nodülde kanser olup olmadığı mutlaka araştırılmalıdır.