Sağlığını Düşün”    Kalp sağlığınızı korumak için düzenli egzersiz yapın, sağlıklı beslenin ve periyodik sağlık kontrollerinizi aksatmayın.

Atrial Fibrilasyon’da Yeni Tedavi: LAAC YÖNTEMİ

Atriyal fibrilasyon, kalbin belli düzende çalışmasını sağlayan uyarıların bozlulması sonucunda ortaya çıkan ritim bozukluğudur. En sık görülen aritmiler arasında yer alan atriyal fibrilasyon, normal kan akışının kesintiye uğramasına neden olur. Bu kesinti hali, kişide pıhtılaşmaya karşı yatkınlığı arttırması ve inme gibi yaşamı tehdit eden durumlara zemin hazırlaması nedeniyle oldukça önemli bir durumdur.  Atriyal fibrilasyon toplumun genelinde %1 ile %2 arasında görülmekte, bu sıklık yaş ile artmakta, 80 yaş ve üzerinde sıklığı %15’e kadar çıkmaktadır.

Atrial Fibirlasyonun en önemli ve ciddi komplikasyonlarından biri inmedir. Yani artriyal fibrilasyon inme riskini beş kat artırır. Toplumda her beş iskemik inmeden birinde atriyal fibrilasyon sorumlu tutulmaktadır. Atriyal fibrilasyonda inmeye yol açacak trombüsün en önemli kaynağı sol atriyal apandistir.

Yüksek tansiyon ve kalp kapak hastalıkları, atriyal fibrilasyona karşı en yaygın önlenebilir risk faktörleridir. Kalp ile ilgili diğer risk faktörleri arasında kalp yetmezliği, koroner arter hastalığı, kardiyomiyopati ve konjenital kalp hastalığı bulunur. Gelişmekte olan ülkelerde kalp kapak hastalığı sıklıkla romatizmal ateşin bir sonucu olarak ortaya çıkar. Akciğer ile ilişkili risk faktörleri arasında KOAH, obezite ve uyku apnesi bulunur.

Diğer faktörler arasında aşırı alkol tüketimi, tütün kullanımı, diyabet ve hipertroidi sayılabilir.

ATRİYAL FİBRİLASYON BELİRTİLERİ NELERDİR?

Atriyal fibrilasyonun belirtileri aşağıdaki gibidir. Bazı kişilerde semptom görülmeyebildiği gibi, bu bireyler atriyal fibrilasyon problemleri olduğunu muayene sonrası öğrenebilirler.

 

•          Rahatsız edici düzensiz kalp atışı, çarpıntı hissi

•          Egzersiz yaparken zorlanma

•          Tükenmişlik hissi

•          Nefes darlığı

•          Göğüs ağrısı

•          Baş dönmesi

Bu belirtiler birkaç dakika sürebildiği gibi, bazen birkaç saate kadar uzar. Ataklar tekrarlayabilir. Belirtiler bazen kendi kendine kaybolabilir. Bazı kişilerde de kalp ritmi kendi kendine normale dönmeyip, kalıcı hale gelebilir.

ATRİAL FİBRİLASYONDA RİSK FAKTÖRLERİ NELERDİR?

Atriyal fibrilasyon  riskini artırabilecek etkenler aşağıdaki gibidir.

Yaş: Bir kişi ne kadar yaşlıysa, atriyal fibrilasyon geliştirme riski o kadar fazladır.

Kalp hastalığı. Kalp kapağı sorunları, konjenital kalp hastalığı, konjestif kalp yetmezliği, koroner arter hastalığı veya kalp krizi veya kalp ameliyatı öyküsü gibi kalp hastalığı olan herkesin atriyal fibrilasyon riski artar.

Yüksek tansiyon: Özellikle yaşam tarzı değişiklikleri veya ilaçlarla iyi kontrol edilemeyen yüksek tansiyon, atriyal fibrilasyon riskini artırabilir.

Tiroid hastalığı: Bazı kişilerde tiroid sorunları, atriyal fibrilasyon da dahil olmak üzere kalp ritmi sorunlarını (aritmiler) tetikleyebilir.

Diğer kronik hastalıkları: Diyabet, metabolik sendrom, kronik böbrek hastalığı, akciğer hastalığı veya uyku apnesi gibi belirli kronik rahatsızlıkları olan kişilerde artmış atriyal fibrilasyon riski vardır.

Obezite: Obeziteye sahip kişilerde atriyal fibrilasyon gelişme riski daha yüksektir.

Aile öyküsü: Genetik faktörler atriyal fibrilasyon

Korunma Yolları Nelerdir?

Sağlıklı yaşam tarzı seçimleri kalp hastalığı riskini azaltabilir ve atriyal fibrilasyonu önleyebilir. İşte bazı temel kalp-sağlıklı ipuçları:

Besleyici bir diyet yiyin

Düzenli egzersiz yapın ve sağlıklı kilonuzu koruyun

Sigara içme

Alkol ve kafeinden kaçının veya sınırlayın

Yoğun stres ve öfke kalp ritmi sorunlarına neden olabileceğinden stresi yönetin

 

ATRİYAL FİBRİLASYON TEDAVİSİ NASIL YAPILIR?

Atriyal fibrilasyon tedavisinde hastanın şikayetlerine göre her hastaya farklı tedaviler uygulanır. Atak şeklindeki atriyal fibrilasyon hastalarında ana yakınma olan çarpıntı şikayetlerinin oluşmasını engellemek amacıyla tedavi uygulanır. Bu amaçla yapılan tedaviler ritim düzenleyici ilaçlar, şok uygulaması ve ablasyondur.  Ritm düzenleyici tedaviler, ataklar nedeniyle sık şikayeti olan, ritim bozukluğunun tekrarlama olasılığı çok fazla olmayan ve özellikle ritim düzenleyici ilaç veya yaklaşımlarla ilgili farklı sorunları olmayan kişiler için tercih edilir. Artiyal Fibrilasyon, sürekli veya kalıcı olduğu, ritim düzenleyici tedavilerin başarılı olmadığı veya ritim bozukluğu nedeniyle çok fazla şikayet olmadığı durumlarda ritmi düzeltilmeyip sadece kalp hızını yavaşlatan yaklaşımlar tercih edilir. İlaçların başarısız olması durumunda ise ablasyon tedavileri ve kalp pili uygulaması gündeme gelir.

Atriyal fibrilasyon tedavisinde ablasyon tedavisi bir tür minimal invaziv yöntemdir. Hastaya anjiyo benzeri kasık yoluyla işlem uygulanır. Ablasyonda temel amaç akciğer toplardamarı ile sol kulakçık arasındaki elektriksel bağlantının kesilmesine de dayanmaktadır. Atriyal fibrilasyon tedavisinde yenilikler sürmektedir.

 

Sol Atriyal Apendiks Kapama (LAAC) Nedir?

Sol atriyal apendiks kapatma, atriyal fibrilsayonda en güncel tedavi yöntemidir.  Sol atriyal apendiksi kalıcı olarak bloke edecek bir cihazın implantasyonu olarak tanımlanabilir. Bu, genel anestezi veya derin sedasyon altında gerçekleştirilen, genellikle bir saat süren bir prosedürdür.

EKO eşliğinde yapılan işlem ağrısız ve acısız bir yöntemdir ve yaklaşık 40-50 dakika sürer.

İşlem nasıl gerçekleştirilir?

Genel anestezi ile uygulanan işlem sol atriyal apendiksin implant aracılıyla kapatılması amacıyla gerçekleştirilir. Girişimsel yöntemle kasıktan katater aracılıyla yapılan işlem sırasında  hastanın yaşamsal belirtileri yakından izlenir. Hekimler, büyük bir ekran aracılığıyla kateteri izler ve kalbe doğru ilerleyişini kontrol eder. İmplant takıldıktan sonra hekim, konumunu kontrol eder ve kesin bir şekilde ayarlar. Ardından kateter geri çekilir ve baskı pansumanı uygulanır. Prosedürün ardından, kasıkta hematom oluşmaması için birkaç saat yatakta istirahat önerilir. İşlem sonrasında birkaç gün boyunca herhangi bir efor sarf etmekten kaçınmanız önemlidir. Prosedürden sonraki birkaç hafta içerisinde, cihaz implantasyonunu değerlendirmek için bir kardiyoloji takibi planlanır.

Prosedürden sonraki birkaç hafta içerisinde, protezin çevresinde ince bir dokunun oluşması ve kalıcı olarak sol atriyal apendiksi kapatmasıyla iyileşme başlar.