Kadın Sağlığı ve Hastalıkları Bölümümüzün yaptığı yeni bir analiz, menopoz yaşının dünya çapında büyük farklılıklar gösterdiğini ortaya koyuyor. Buna göre; Tayvan, Hindistan ve Bangladeş gibi ülkelerde kadınlar, menopozu 40’lı yaşlarının ortalarına doğru yaşarken, Türkiye’de bu yaş ortalama olarak 46-48 arasında değişiyor.
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre menopoz, kadınların yumurtalıklarının işlevlerini kaybetmesiyle adet döngüsünün kalıcı olarak sona ermesidir. Bu süreç, kadınların sağlık yaşamlarını derinden etkileyen bir biyolojik dönemeçtir. Ancak, sürecin başlangıç yaşı ve yönetimi, sadece biyolojik faktörlerden değil, genetik ve çevresel etmenlerden de büyük ölçüde etkilenmektedir.
Biruni Üniversite Hastanesi Kadın Sağlığı ve Hastalıkları uzmanları, menopoz yaşını etkileyen etmenlerin, genetik yapının yanı sıra çevresel koşullar ve sosyoekonomik durumlarla şekillendiğini belirtiyor.
Türkiye’de ortalama menopoz yaşı 46-48 arasında değişiyor
Tayvan, Hindistan ve Bangladeş gibi ülkelerde kadınlar, menopozu 40’lı yaşlarının ortalarına doğru yaşarken, Türkiye’de bu yaş ortalama olarak 46-48 arasında değişiyor. Menopoz yaşındaki bu farklılıklar, sadece bir biyolojik olay değil, aynı zamanda toplumların sağlık sistemlerine erişimi, yaşam tarzı tercihleri ve genel refah düzeyleriyle de ilişkilidir.
Erken ve Geç Menopozun Sağlık Üzerindeki Derin Etkileri
Menopozun erken yaşta başlaması, kalp-damar hastalıkları, osteoporoz ve nörolojik rahatsızlıklar gibi sağlık sorunlarının artışına yol açabiliyor. Özellikle 40-45 yaş arasında gerçekleşen erken menopoz, kadınların uzun vadeli sağlıklarını etkileyebiliyor. Bu noktada, genetik faktörler ve yaşam biçimi seçimleri de kritik rol oynuyor. Düşük sosyoekonomik koşullarda yaşayan bireylerin sağlık hizmetlerine sınırlı erişimi, bu tür sağlık risklerinin daha belirgin hale gelmesine yol açabiliyor.
Geç menopoz ise 55 yaş sonrası başlamakta ve meme, endometriyal ve yumurtalık kanserleri gibi kanser türlerinin riskini artırabiliyor. Ancak, geç menopozun bazı sağlık açısından koruyucu etkileri de bulunuyor. Özellikle, kemik sağlığı ve kalp-damar hastalıkları konusunda bazı olumlu etkiler gözlemlenebiliyor.
Birleşik Çaba ile Daha Sağlıklı Bir Gelecek
Biruni Üniversite Hastanesi uzmanları, menopozun sadece biyolojik bir süreç değil, toplumsal ve çevresel faktörlerin de etkilediği bir dönüm noktası olduğunu vurguluyor. Bu noktada, genetik bilimlerin ve çevresel sağlık çalışmalarının menopoz yaşını daha iyi anlamak ve yönetmek için birlikte çalışması gerektiğini belirtmek önemli.
Menopoz sürecine dair daha derin bir bilimsel anlayış, kadın sağlığı alanında toplumsal eşitsizlikleri azaltabilir ve tüm kadınların sağlıklı bir süreç geçirebilmesi için daha etkili tedavi ve destek sistemleri oluşturulmasına katkı sağlar.
Sonuç olarak:
Menopoz, kadın sağlığının önemli bir yönüdür ve yaşanan farklılıklar, yalnızca biyolojik süreçlerin değil, aynı zamanda sosyal, ekonomik ve kültürel faktörlerin bir yansımasıdır. Bu alanda yapılacak daha fazla araştırma ve işbirliği, bu süreci daha sağlıklı ve bilinçli bir şekilde yönetebilmemize olanak tanıyacaktır.
Kadınların bu dönemde karşılaştıkları sağlık sorunları, bilimsel yenilikler ve toplumsal sağlık hizmetlerinin evrimi ile aşılabilir.
